6 Şubat’tan itibaren okul öncesi eğitimdeki tüm okullarda ücretsiz yemek uygulaması başlıyor.  

Bilim ve sanat merkezlerinde yapay zekâ atölyeleri yapılması için Millî Eğitim Bakanlığı ve Vakıfbank arasında iş birliği protokolü imzalandı. İmza töreninde konuşan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, çifte müjde verdi. 2022-2023 eğitim öğretim yılının ikinci döneminden itibaren okul öncesi eğitimdeki tüm okullarda ücretsiz yemek verileceğini açıklayan Özer, taşımalı eğitimden yararlanan öğrencilerin devam ettiği ve pansiyonu bulunan okullardaki tüm öğrencilerin de ücretsiz yemek imkânından yararlanacaklarını kaydetti. Bakan Özer, “Dolayısıyla bu adımlarla 1.8 milyonu 5 milyonun üzerine çıkaracağız.” diye konuştu. Özer yapay zekâ atölyelerinin kurulumu için imza töreni gerçekleştirilen ve özel yetenekli öğrencilerin devam ettiği bilim ve sanat merkezlerinin de 2023 yılında tüm ilçelere yaygınlaştırılacağını söyledi.

İstanbul’da Ahmet Yüksel Özemre Bilim ve Sanat Merkezinde gerçekleştirilen BİLSEM’lerde Yapay Zekâ Atölyeleri Yapımı İş Birliği imza töreninde konuşan Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, ülkelerin en kalıcı sermayesinin beşeri sermaye olduğuna işaret ederek bu sermayenin niteliğini artırmadaki en önemli enstrümanın eğitim olduğunun altını çizdi. 

Yirmi yıl öncesine ait verileri paylaşan Bakan Özer, 2000’li yılların başında 5 yaştaki okullaşma oranlarının yüzde 11, ortaöğretimde yüzde 44 olduğunu hatırlatarak o dönemde lise çağındaki gençlerin yüzde 56’sının eğitimle buluşturulamadığını kaydetti. 2002 yılından itibaren bu açığı kapatmak için devasa bir seferberlik yürütüldüğünü söyleyen Özer, 19 yılda derslik sayısının 300 binlerden 857 binler seviyesine çıkarıldığını belirterek Türkiye’nin her noktasına eğitim yatırımı ulaştırıldığının altını çizdi. 

Son yirmi yılda eğitimin tüm kademelerinde okullaşma oranlarının cumhuriyet tarihinde ilk kez yüzde 95’in üzerine çıkarıldığını belirten Bakan Özer, aynı zamanda eğitimin önünde engel oluşturan katsayı, başörtüsü yasağı gibi antidemokratik uygulamaların da yine bu dönemde kaldırıldığına işaret etti. 

Eğitimde fırsat eşitliğini arttırmak ve kapsayıcılığı güçlendirmek için çok ciddi sosyal politikalar uygulandığını da belirten Özer, eğitime erişimde güçlük çeken kesimler için şartlı eğitim yardımı, ücretsiz ders kitabı, ücretsiz yemek gibi uygulamaların devam ettiğini, bunlara bu sene ücretsiz yardımcı kaynak desteğinin de eklendiğini ifade etti. 

Millî Eğitim Bakanlığının daha öncesinde olmayan bir sistemi daha devreye alarak taşımalı eğitimdeki tüm öğrencilere ücretsiz yemek verildiğini anlatan Özer, bu sayının 1.8 milyon öğrenciye çıkarıldığını söyledi. 

Mecliste yaptığı konuşmada söylediği gibi okul öncesi eğitimdeki tüm çocuklara ücretsiz yemek vereceklerini belirten Özer, şunları söyledi:

“Hazırlıklarını yapıyoruz. Allah’tan bir şey olmazsa 2023 yılının sonuna kadar demiştik kademeli ama 2023 yılının sonunu beklemeyeceğiz. İkinci dönem yani 6 Şubat’ta eğitim öğretim başladığı zaman Türkiye’de okul öncesi eğitimdeki tüm okullarımızda ücretsiz olarak yemek vereceğiz. Yine bu kapsamda taşımalı eğitimle öğrencilerin gittiği okulda taşımalı eğitimden yararlanmayan öğrencilerin de yemek yemesini sağlıyoruz. Bir ilave daha yapacağız. Pansiyonlu okullarda sadece pansiyonlu öğrenciler ücretsiz olarak öğle yemeği yiyordu. O okulda pansiyon varsa tüm öğrencilere ücretsiz olarak yemek vereceğiz. Dolayısıyla bu adımlarla 1.8 milyonu, 5 milyonun üzerine çıkaracağız. Bir ay içerisinde. Başka sürprizlerimiz olacak inşallah.”

Hükûmetin son yirmi yılda ihtiyaç sahiplerini en fazla gözeten eğitim politikalarını yürürlüğe koyduğunu söyleyen Özer, problemlerin çözümünün mimarı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ettiğini belirtti. 

2023 yılında tüm ilçelere bilim ve sanat merkezi kurulacak

Özellikle okul öncesi eğitim, mesleki eğitim, öğretmenlerin eğitimi gibi çok farklı alanlarda ve eğitimde fırsat eşitliğini artırmak için devasa yatırımlar yapmaya devam ettiklerini belirten Bakan Özer, şöyle konuştu: 

“Bilim sanat merkezleri de bunun bir boyutu. Bilim sanat merkezlerinde özel yetenekli öğrencilerimize yeteneklerini geliştirmek için yeni imkânlar sağlıyoruz ki ülkemizin rekabet gücü artsın. İki sene önce Türkiye’deki bilim sanat merkezlerinin sayısı 185’ti. Erişimini kolaylaştırmak için biz bu sayıyı iki katına ulaştırarak 379’a çıkardık ve şu anda 100 bine yakın öğrencimiz, bilim sanat merkezlerinden yararlanıyor.” diye konuştu. 

Amaçlarının öğrencilerin bulunduğu lokasyonda bilim ve sanat merkezine devam edebilmesi olduğunu belirten Özer, “Onun için buradan da bir müjde vereyim: 922 ilçemiz var. 2023 yılında tüm ilçelerde bilim sanat merkezi kuracağız. Dolayısıyla ilçelerdeki o yetenekli çocuklarımız başka ilçelere gidip bir bilim sanat merkezine erişmek durumunda kalmayacak.” dedi.

Ülkelerin rekabet güçlerinde fikrî mülkiyetin çok önemli yer teşkil ettiğini de belirten Özer; patent, faydalı model, marka ve tasarım tescilleriyle ilgili Türkiye Patent ve Marka Kurumu ile birlikte Türkiye’nin geleceği için çok anlamlı bir adım attıklarını söyledi. 

Millî Eğitim Bakanlığının 2022 yılında 7 bin 500 ürün tescili hedeflediğini ve 8 bin 300 ürünün patent, faydalı model ve tasarım tescilinin alındığını kaydeden Özer, “Yani Sayın Cumhurbaşkanımızın çerçevesini çizmiş olduğu ‘Türkiye Yüzyılı’ neslini artırıp eğitim sistemimiz içinde tüm paydaşlarının desteğiyle yetiştirmeye devam edeceğiz.” dedi. 

Özer, Vakıfbank’a BİLSEM’lerde yapay zekâ atölyelerinin açılışı için verdikleri destek nedeniyle teşekkür ettiğini belirtti.

Özer, ilk etapta 15 yapay zekâ atölyesinin açılışının yapılacağını, 2023 yılında yeni desteklerle bilim sanat merkezlerinin kapasitesinin daha da artılacağını söyledi.