Meb’den Bilim Ve Sanat Merkezleri (Bilsem) Öğrenci Alım Sürecine Dair Bilgilendirme

Türkiye Cumhuriyeti’nin taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme ve Ulusal Mevzuat, Çocuk Koruma Kanunu gibi yasal mevzuat, çocukların kimliklerinin her koşulda mahremiyet kapsamında tutulmasını ve üstün yararlarının gözetilmesini zorunlu kılmaktadır. Bu doğrultuda, öğrencilerimizin Bilim ve Sanat Merkezleri öğrenci seçim sürecine dair tüm bireysel değerlendirme sonuçlarına ilişkin bilgilendirmeler çocuklarımızın etiketlenmelerini önlemek amacıyla etik ve pedagojik bir hassasiyetle mahremiyet (gizlilik) ilkesi gözetilerek yapılmaktadır.

Bilim ve Sanat Merkezleri (BİLSEM) örgün eğitimine (okul) ek olarak özel yetenekli öğrencilerin bahse konu bireysel farklılıklarını gözetip uygun programlar vasıtasıyla gelişimlerini desteklemeyi hedefleyen ve bu amaçla bir tür özel eğitim hizmeti sunan destek eğitim kurumlarıdır.

Bu kurumlara ait öğrenci seçim süreci kısaca şu şekildedir:

• • BİLSEM öğrenci alım süreci, sınıf öğretmenlerince (1) öğrencilerin aday gösterilmesiyle başlar. Ardından standart bir test içeren (2) tabletle grup tarama uygulaması yapılır. Bu aşamaları geçen çocuklar (3) bireysel değerlendirmeye alınır.

• • Bireysel değerlendirme süreci genel zihinsel yetenek alanında bireysel değerlendirme uygulamasıyla; genel yetenek (resim/müzik) alanında ise komisyon değerlendirmesiyle yürütülür. Tüm değerlendirmeler, alanında uzman kişilerce ve ölçme-değerlendirme ilkelerine tam uygun olarak yapılır.

• • BİLSEM’e yerleştirilen öğrenciler, bireysel değerlendirme sürecinin ardından gelişim özelliklerine uygun bireyselleştirilmiş ve yapılandırılmış destek eğitim programına alınırlar.

Çocuklarımızın üstün yararı ve sağlıklı gelişimleri gözetilerek Bilim ve Sanat Merkezleri (BİLSEM) öğrenci seçim süreçlerine ilişkin aşağıda belirtilen hususların anne-babalar başta olmak üzere kamuoyu ile yeniden paylaşılmasına ihtiyaç duyulmuştur:

• • Bilim ve Sanat Merkezleri birer okul değildir. Örgün eğitimin yani okulun alternatifi değil okul dışında bir tamamlayıcısıdır.

• • Bilim ve Sanat Merkezlerinin bir kontenjan sınırlaması yoktur. Bu sebeple seçim sürecinin hiçbir aşamasında bir sıralamaya sokma (yarışma) durumu söz konusu değildir.

• • Bilim ve Sanat Merkezlerinin “Ortaöğretime ya da üniversiteye öğrenci hazırlamak” gibi açık bir görevi bulunmamaktadır.

• • Değerlendirme ve seçim süreci öğrencinin “mevcut durumu“nu değerlendirmeye odaklıdır ve özel bir hazırlık ya da kurs gerektirmez. Dışardan verilecek herhangi bir eğitim çocukların genel yeteneklerine (zeka) ekleme veya çıkarma yapamaz, artıramaz veya eksiltemez; yetenek genetiktir.

• • Değerlendirme ve seçim süreci bir sınav değildir. Bu nedenle “başarmak, kazanmak vb.” gibi ifadeler süreç için tamamıyla geçersiz ve saçmadır. Bu tarz ifadeler hem öğrenci hem de velilerimizin rekabetçi kaygılarını körüklemek maksadı ile çoğu kez ticari amaç güdenlerce kullanılmakta ve çocuklarımızın özsaygılarına büyük zarar vermektedir.

• • Değerlendirme ve seçim sürecinin hiçbir aşamasında öğrencilerle ya da velileriyle mülakat benzeri yüz yüze görüşme temelli bir bireyi tanıma tekniği uygulanmamaktadır. Sürecin hiçbir aşamasında “mülakat” yoktur.

• • Bireysel değerlendirme aşaması da bir mülakat olmayıp standartlaştırılmış bir “genel yetenek testi” uygulamasından ibarettir. Bu testler başarıyı ölçmemektedir. Bu sebeple başarılı olmak-olmamak diye bir ayrım da tamamıyla geçersiz ve maksatlıdır.Başta anne-babalar olmak üzere kamuoyuna hassasiyetle arz olunur.